
Feline Infectious Peritonitis (FIP) veya kedilerin bulaşıcı peritoniti, kedileri etkileyen karmaşık ve sıklıkla ölümcül bir viral hastalıktır. Buna bir koronavirüs, özellikle de kedi koronavirüsü (FCoV) neden olur. Kedilerin %90’ında Coronavirus antikoru gelişmiş olmasına rağmen bu virüs ile enfekte olanların %5 ila %10’unda FIP geliştiği görülmüştür. Dünya çapında sıkça görülen Coronavirus enfeksiyonunun tüm yaşlardaki kedileri etkileme riski vardır. Ancak FCoV’li kedilerin çoğunda FIP gelişmez, ancak bazı durumlarda virüs mutasyona uğrayarak FIP’in gelişmesine yol açar.
FIP hastalığı, kedilerde enfeksiyondan etkilenen organın işlevine bağlı olarak farklı belirtiler gösterebilir. Genellikle karşılaşılan FIP belirtileri şu şekildedir:
Aşırı iştah olmasına rağmen zayıflık ve kilo kaybı.
Bazen iştahsızlık ve halsizlik.
Ateş hadstalığın başlarında görülür.
Uyuşukluk, denge ve yürüme sorunu.
Göz problemleri.
Solunumda güçlük, Burun tıkanıklığı.
Göğüs ve karın boşluğunda sıvı birikmesine bağlı oluşan solunum güçlüğü gibi.
FIP hastalığıyla ilişkili belirtiler değişken olduğu için klinik belirtilerle FIP’in teşhis edilmesi oldukça zordur. Kedilerde FIP belirtilerine benzer semptomlar, farklı hastalıkların habercisi de olabilir.
Efüzyonlu FIP (Islak FIP):
Bu form karın veya göğüs gibi vücut boşluklarında sıvı birikmesiyle karakterizedir.
Semptomlar kilo kaybı, uyuşukluk, nefes almada zorluk ve karın şişliğini içerebilir.
Teşhis sıklıkla sıvı analizi ile konur.
Efüzyonsuz FIP (Kuru FIP):
Bu form çeşitli organlarda granülomatöz lezyonlarla karakterizedir.
Semptomlar kilo kaybı, sarılık, nörolojik sorunlar ve göz problemlerini içerebilir.
Teşhis zordur ve sıklıkla klinik belirtilerin, kan testlerinin ve bazen de biyopsilerin bir kombinasyonunu gerektirir.
Bulaşma: FCoV tipik olarak fekal-oral bulaşma yoluyla yayılır ve çoğu kedi, hayatlarının bir noktasında buna maruz kalır. Virüs, kedi barınakları ve barınaklar gibi birden fazla kedinin bulunduğu ortamlarda daha yaygındır.
Risk Faktörleri: Stres altındaki, bağışıklık sistemi zayıf olan veya kalabalık koşullarda yaşayan kediler FIP gelişimine daha duyarlıdır. Yavru kediler ve yaşlı kediler de daha yüksek risk altındadır.
Teşhis: FIP’in kesin tanısı zor olabilir. Genellikle klinik belirtilerin, kan testlerinin ve bazen görüntüleme veya biyopsilerin bir kombinasyonunu içerir.
Tedavi: Ne yazık ki FIP’in spesifik bir tedavisi yoktur ve tedavi seçenekleri sınırlıdır. Fakat günümüzde yapılan bilimsel çalışmalarla hastalığın tedavisinde olumlu sonuçlar elde edildiği bildirilen fakat henüz geliştirilme aşamasında olan antiviral ilaçlar bulunmaktadır. FIP hastalığında semptomları yönetmek ve kedinin yaşam kalitesini iyileştirmek için destekleyici bakım ana yaklaşımdır.
Önleme: FIP’in önlenmesi, stresin en aza indirilmesini, iyi hijyenin sağlanmasını ve kedi ortamlarındaki aşırı kalabalığın azaltılmasını içerir. FCoV için bir aşı mevcut ancak etkinliği veteriner hekimler arasında bir tartışma konusu.
Vet. Hek. Gökhan İLKEL
Pİ LİFE VETERİNER KLİNİĞİ
